Yeni sınav sistemi

   Bildiğiniz üzere ülkemizi ve dünyamızı saran virüs nedeniyle bu dönem okulların açılmayacağı duyurulmuştu. Bunun üzerine herkes sınavlar konusunu düşünmeye başladı. Son açıklamalar doğrultusunda vize ve final sınavları öğretim üyelerinin tercihine bırakılmıştı. Bunun üzerine sorumlu öğretim üyelerinin yaptıkları toplantılar sonucunde sınavların test, ödev veya klasik sınav şeklinde olacağı kararlaştırıldı. Mühendislik bölümündeki öğrenciler için çoğunlukla test yerine klasik sınav tercih edilecek gibi duruyor. Tıp ve diş fakülteleri için henüz nasıl olcağı tam olarak belirlenmiş değil. Gelecek döneme derslerin sarkmayacağını söyleyebiliriz. Ama bu seneki sınav sonuçlarının nasıl olacağını merakla bekliyoruz.

   Dersten geçme konusunda çan sistemi kalkarak yerine baraj 60 puan notu getirildi. Vize ve final sınavlarının ortalamaları en az 60 olmak zorunda. Fakat finalden en az 45 alma koşulu hala geçerli. Barajın olması derslere olan ilginin artmasına ve daha çok çalışılmasına sebep olabilir. Mezun olacak öğrenciler için daha anlayışlı olmaları gereklidir hocaların. Sonuçta bir sene boşa geçebilir. Sınavlar bu doğrultuda daha kolay ve daha net şekilde hazırlanabilir. Önümüzdeki günlerde açıklanacak olan sınav programını sabırsızlıkla beklemekteyiz. Bununla ilgili düşüncelerimizi bir sonraki yazımızda ele alacağız.

Uzaktan Eğitim Sınavları Nasıl olacak?

   İçinde bulunduğumuz durum sebebi ile bu dönem için Yüksek Öğretim Kurumu sınavların yüz yüze yapılmayacağını duyurdu. Peki sınavlar nasıl olacak? Uzaktan eğitim derslerinin başladığı günden bu yana 1 aydan fazla zaman oldu. Derslerin başladığı günden beri en çok merak edilen konu sınavların nasıl olacağıydı. Bu bekleyiş sonunda son buldu. YÖK tarafından açıklama geldi ve sınavlar yüz yüze değil, online olarak yapılacak. Peki bu online sınavlar nasıl olacak? YÖK bu konuda bir kısıtlama getirmedi ve bu durumu derslerin ilgili hocalarına bıraktı. İsteyen hoca sınav yapabilir, isteyen hoca iste ödev vererek bunu sınav notu olarak değerlendirebilir. Sınav olursa nasıl olur konusuna gelecek olursak sınavlar %90 ihtimalle test olarak yapılacak. Peki özellikle mühendislik öğrencilerin karşısına çıkan uzun sorular nasıl olacak? Uzun soru yerine birkaç adımda çözülebilen test soruları sorulabilir. Soru sayısına bağlı olarak da çözüm adımları artabilir veya azalabilir. Bu olasılıklar içinde. Kopya işi nasıl olur derseniz ne kadar sistem kursanız da kopya çeken illaki olacaktır. Önemli olan bu sayıyı en aza indirmek. Bunun için sisteme süre kısıtlaması koyulabilir ve de sorular toplu olmak yerine tek tek karşımıza gelebilir. Bu sayede kopyanın önüne az da olsa geçilmiş olur. Ayrıca vize sınavı yerine ödev verilebilir. Böylece ilk sınav ödevlerden alınan notlar, ikinci sınav ise uzaktan yapılmış olan sınavdan alınan notlar olarak sisteme girilebilir. Herşeyin başı sağlık ama ne yazık ki bu durum oldukça fazla haksızlığa sebep olacak gibi duruyor. Herkes aynı imkanlara sahip değil malesef. Ayrıca sınav esnasında sistemsel olarak veya kişisel olarak meydana gelebilecek herhangi şeyden YÖK öğrencileri sorumlu tuttu. Ülkemizde internet hızı her bölgede aynı değil sınav esnasında kopma olabilir ya da herkesin bilgisayarı son model değil sınav esnasında kapanabilir. Bu gibi durumlara nasıl bir çözüm getirileceği şimdilik muamma. Ama yakın zamanda açığa kavuşacak gibi duruyor. Herşey planlandığı gibi yolunda giderse bu dönem temmuzun sonunda bitecek. Yani üç aylık yaz tatili bir yaklaşık bir ay olarak yapılacak. Bu da seneye olan dersleri ne kadar etkiler tartışılır. Şuanlık en önemli konu sınavlar ve verilen derslerin verimli olup olmadığının belirlenmesi. Şahsen verilen derslerin yeterli düzeyde ve yüz yüze olan derler gibi verimli geçtiğini düşünmüyorum. Çoğu hoca sisteme yeni yeni alışmış durumda. Fakat derslerin bitmesine bir aydan bir süre kaldı. Bu yüzden dersler verimli geçmiyor. Umarız ki sınavlarda öğrencileri çok zorlamazlar ve bu durumda hiçbi öğrenci madur olmaz.

Hangi Mühendislik Daha İyi?

    Bu yazımızda hangi mühendisliğin daha iyi olduğu konusundan bağsedeceğiz. Herkesin hayalleri arasındadır iyi ve kaliteli bir mühendis olmak. Peki hangi mühendisliği okursak daha güzel bir yaşam süreriz? Bu konu biraz karışık. İstemediği bir bölümü okuyup mühendis olan mı, yoksa istediği bir bölümü okuyup mühendis olan mı diye soracak olursak tabiki de istedeği bölümü okuyup mühendis olan diyebiliriz. Daha iyi mühendislik yoktur aslında. İyi bir mühendis olmak sizin elinizde. Ne kadar çok kendinizi geliştirirseniz o kadar iyi mühendis olursunuz. Bunun için bütün mühendislikler aynıdır aslında. İş imkanı açısından da aynıdır. Sedece sıradan bir mühendis dolu heryer. Farklı olan, bilgili olan, kendini geliştirmiş olan mühendis için iş bulmak sıkıntılı değildir. Tam tersine size iş teklifleri gelir. Bunun için mühendislikleri kıyaslamaktan öte ben kendimi ne kadar geliştirebildim demeli insan. Çift mühendislik okuyanlara ne demeli peki. Çoğu insan bir tanesini bitiremezken bazıları iki tane birden bitiriyor. Bu bence çok gereksiz. Bunun yerine bir tane üzerinde yoğunlaşılsa ve odak noktası bu olsa belki de dünyada ki en iyi mühendislerden olabilir. Ama malesef daha az şey öğrenerek veya kendini daha az geliştirerek iki mühendislik okuyor bazıları. Bunu yapmaktansa farklı diller öğrenmek daha çok şey katabilir insana belkide. Ama bunu işin içinde olan birine sormak her zaman daha iyidir. Önyargılı olarak yaklaşmak çoğu zaman olumsuzluklarla sonuçlanabilir.